Başarılı Emzirme
Kadınların çoğu doğum sonrası emzirmeye başlasa da, yarıdan fazlası hedeflediği süreye ulaşamadan bebeğini sütten kesmek zorunda kalır. Kadın Doğum uzmanları, kadınların emzirme hedeflerine ulaşabilmelerini sağlama konusunda çok özel bir konumda yer alırlar. Amaç ilk 6 ay sadece anne sütü sonrasında 2 yıla kadar emzirmenin desteklenmesidir. Emziren kadınlarda depresyon sıklığı azalırken, bebekte bağırsak sağlığı ve bağışıklık sistemi güçlenir. O yüzden özellikle hastanede yatış sırasında emzirme eğitimi sağlanmalıdır.
Emziren Annelerin Desteklenmesi
ACOG kadınları emzirme konusunda yüreklendirmekte ve her kadının emzirme hakkını desteklemektedir. ACOG, ilk 6 ayda YALNIZ anne sütü emzirmeyi sonrasında da ek gıdalara destek olarak emzirmenin sürdürülmesini önermektedir.
Kadın Doğum uzmanları ve Obstetrik Sağlık Ekibi üyeleri kadınların emzirmeye başlama ve sürdürme konusundaki bilgilendirilmiş kararlarına destek olmalı ve bunu yaparken kadının yalnızca anne sütü emzirme, formül mama ile besleme veya her iki yolla beslemenin kendisi ve bebeği için en uygun seçenek olduğu kararını verebilecek yegane kişi olduğu gerçeğini bilerek hareket etmelidir.
Muayeneler ve kontroller sırasında emzirme rutin olarak sorgulanmalı, emzirme güçlükleri ile ilgili endişeler ve risk faktörleri yenidoğanın ilgili hekimi ile de görüşülmelidir.
Erken doğum ve diğer hassas yeni doğanlara sahip annelerde emzirme desteği özel önem arz eder. Bu durumlarda yeterli süt oluşumunu sağlamak ve sürdürmek için annenin fizyolojik ve psikolojik olarak hazırlanması, desteklenmesi ve eğitimi sağlanmalıdır. Sütün zamanında ve yeterli şekilde gelmesini temin etmek için çalışılmalıdır. Uygun takviyeler, sıvı desteği, sağma teknikleri, annenin dinlenmesi hakkında bilgi verilmelidir.
Emzirme konusunda sıkıntılar yaşayan kadınlar postpartum depresyon için daha yüksek risk taşır. Bu olgular uygun şekilde taranmalı, izlenmeli ve gereğinde psikiyatriye refere edilmelidir.
Kadınların emzirmeyi günlük toplumsal yaşantılarına ve iş hayatlarına dahil edebilmelerine yardımcı olunmalıdır. Çalışma ortamları emziren anne için fiziksel olanaklar sağlamalıdır.
Ücretli süt izinleri, çalışma yerinde bebek bakım koşulları, emzirme molaları ve banyo dışı emzirme odalarının sağlanması, kadın ve bebeğe ait olan emzirme hakkının korunmasında ve süt vermeye uygun yaşantının tesis edilmesinde önemli uygulamalardır ve emzirmenin sürdürülebilmesinde hayati önem taşır.
Emzirmenin Faydaları
Kadınların emzirebilmesini sağlayabilmek bir halk sağlığı önceliğidir, toplum düzeyinde, emzirmenin kesintiye uğraması anne açısında artmış meme kanseri, yumurtalık kanseri, depresyon, diyabet, hipertansiyon ve kalp hastalıkları riski doğurur.
Anne sütü alamayan çocuklarda enfeksiyon hastalıkları, ani yenidoğan ölümü sendromu, bağırsak sağlığının bozulması, allerjik hastalıklar ve metabolik hastalıklar açısından artmış risk mevcuttur.
Kimler Emzirmez
Emzirme birçok kadın için en iyi seçenektir. Emzirmenin uygun olmadığı tıbbi durum az sayıdadır.
Galaktozemili bebekler
HIV, HTLV 1 veya 2 ile enfekte kadınlar
Tedavi edilmemiş aktif tüberküloz veya varisella.
Meme ucunda HSV lezyonu bu kontrendikasyonlar (tıbbi yasak durum) arasındadır.
Sitotoksik ajanlar gibi bazı kategoriler hariç olmak üzere birçok ilaç emzirme sırasında kullanılabilir.
Emzirme dönemimde Marihhuana kullanımı ile ilgili bilgiler yetersizdir ve marihuana kullanımı konusunda anne olası kötü etkiler açısından uyarılmalıdır. İlaç kullanımı hatta bazı yasadışı ilaç kullanımları ve madde bağımlılık tedavileri bile emzirmeye kontrendikasyon oluşturmaz.
Başarılı Emzirme İçin Tavsiler
Emzirme sırasında rahat bir pozisyonda olmalısınız. Özellikle ilk haftalar saatlerce bu pozisyonda oturacağınız için rahat bir koltuk, ayağınız altına destek, kolunuzun altına yastık, rahatınız için ne gerekiyorsa yapın ve bebeğinizle paylaştığınız bu özel zamanın tadını çıkarın.
Bebeğinizi sadece başı değil tüm vücudu size dönük olacak şekilde, göbek göbeğe temas ederek yatırın. Uygun pozisyon başarılı emzirmenin sırrıdır.
Göğsünüzü alttan dört parmağınızla, başparmağınız üstte kalacak şekilde destekleyin (C şeklinde) . Parmaklarınız areola kısmına (kahverengi kısım) değmemelidir.
Bebeğinizin ağzını açarak aranmasını sağlamak için üst dudağına ve ağız kenarına dokunun. Ağzını iyice açana kadar dudağına göğüs ucunuzla dokunmaya devam edin.
Göğüs ucu ve areolanın büyük kısmı bebeğin ağzında olmalıdır. İlk kavrama anında biraz acı olsa bile ritmik emmeye geçtikten sonra kavramayı hissetmeli fakat acı duymamalısınız. Canınız acımaya devam ediyorsa kavrama pozisyonda hata vardır, çatlak oluşmaması için bebeği göğüsten ayırıp tekrar doğru kavramasını sağlamalıyız. Sadece ucunu tutuyor ise meme ucu çatlağı riski olacaktır.
Emzirme düzene girene kadar her emzirmede iki göğsünüzü birden vermelisiniz. Bebeklerin çoğu 10-20 dakika boyunca emerler. Emzirme süresini belirleyen bebektir. Ancak 20 dakikadan sonra bırakmak veya diğer memeye geçmek gerekir.
Bebeğin göğüsten ayrılmasını istediğinizde parmağınızı ağzının kenarından damağına doğru sokun ve dudakları gevşettiğinde yavaşça memeden ayırın. Bebeğinizin gazını emzirme sonunda ve göğüs değiştirirken mutlaka çıkarın. Anne sütü alan bebekler ilk günlerde biberonla beslenenler kadar gaz çıkarmayabilir, sütünüz bollaştığında daha çok gaz çıkarmaya başlayacaktır. Emzirmeye her defasında farklı göğüsle başlayıp her iki göğsü de emzirin.
Eğer ağlama krizi yaşayıp, bir türlü memeyi tutmuyor ise; bir çay kaşığına sütünüzü sağın ve bebeğe memeyi tutturmaya çalışırken yandan ağzına memeden doğru akıtın. Süt tadını alınca memeyi tutması kolaylaşacaktır.
Göğüslerinizin bakımı için her gün duş yapın ve göğüslerinizi sabun kullanmadan sadece suyla yıkayın. Gece -gündüz göğüslerinizi destekleyen ve sıkmayan bir sütyen takın.
İyi beslenin. Yüksek protein, kalsiyum ve sıvı içeren, besleyici ara öğünleri olan bir diyetiniz olsun. Yağ ve şekeri az alırsanız siz de bebeğinizin sağlığına zarar vermeden eski kilonuza dönebilirsiniz.
Dinlenmeyi, kendinize vakit ayırmayı ihmal etmeyin. Gün içinde bebeğiniz uyurken siz de kısa şekerlemeler yapın. Bebeğiniz yeterli beslendiğinin tek güvenilir göstergesi idrar çıkarması ve kilo alımıdır. Ancak ilk hafta ödem azalacağından biraz kilo verme normaldir. İlk 48 saatini geçirmiş iyi beslenen bir bebek genellikle günde 4-6 kez bezini ıslatır, günde en az iki kez bazen her emzirmede kakasını yapar, ikinci haftasından sonra düzenli kilo alır.
Emzirme Döneminde
Emzirmeye ait sorunların ele alınması anne ve bebeğinin yanı sıra eşin etkin katılım ve desteğinin, ailenin ve ilgili diğer bireylerin değerlendirilmesini de gerektirir
Ağrı, düşük süt miktarı, meme enfeksiyonları ve annenin tıbbi tedavi güvenliği gibi konuların yönetimi yenidoğan uzmanları ile yardımlaşma içinde olmalıdır.
Birçok ilaç emzirme döneminde kullanılabilmek için güvenlidir. Gebelikte ilaç kullanımı ile ilgili genel bilgiler emzirme dönemine de uygulanmamalıdır, çünkü plasenta ve meme fizyolojisi aynı değildir.
Süt miktarının azlığı annelerde genel bir endişe konusudur ve genellikle bebeğin beslenme alışkanlıklarının yanlış yorumlanması, her ağladığında aç olduğu düşünülüp emzirilerek sütün memede birikememesi, düşük üretim veya sütün yetersiz transferi sebepleri yansıtır. Yetersiz meme uyarısı düşük süt üretiminin en sık sebebidir. Süt üretimini arttırmanın en etkili yolu memenin yeteri sıklıkta uyarıldığından emin olmaktır. Süt üretimini arttırmak amacı ile tıbbi tedavilerin ve galaktogog (süt üretimini arttırıcı) bitkisel tedavilerin etkileri konusunda kanıtlar sınırlı olsa da etkileri kişiden kişiye, sütün az olma sebebine göre değişmektedir. Bol sıvı mutlaka alınmalıdır.
Emzirmenin kesintiye uğraması sıktır, ağrı, düşük süt miktarı ve bebeğin memeyi tutması ile ilgili birçok problem nedeni ile her sekiz kadından biri erken dönemde ve istemeden emzirmeyi bırakır. Bırakmadan önce mutlaka emzirme danışmanlığı alınmalıdır.
Emzirme konusunda problemler yaşayan kadınlar doğum sonrası depresyon açısından artmış risk altındadır bu nedenle uygun şekilde taranmalı, tedavi edilmeli ve gereğinde psikiyatr ile görüştürülmelidir.
Emziren annelerin doğum kontrol planları yapılmalıdır. Kadının doğurganlık beklentisi, tıbbi durumuna göre uygun doğum kontrol yöntemi belirlenir.